27 Kasım 2024

Katil Cemal Metin Avcı’ya ödül gibi ceza

Muğla’da 27 yaşındaki üniversite öğrencisi Pınar Gültekin’i öldüren Cemal Metin Avcı ile suç delillerini gizleyerek yok ettikleri öne sürülen kardeşi Mertcan Avcı, annesi Ayten Avcı, babası Selim Avcı, boşandığı Eda Karagün ve ortağı Şükrü Gökhan Orhan’ın yargılandığı davanın 13’üncü duruşması, Muğla 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Karar çıkan duruşmada mahkeme heyeti, 23 aydır tutuklu Avcı’ya ağırlaştırılmış müebbetten indirime giderek 23 yıl hapis, tutuksuz sanık kardeşi Mertcan Avcı, annesi Ayten Avcı, babası Selim Avcı, boşandığı eşi Eda Karagün ve ortağı Şükrü Gökhan Orhan’ın ise beraatine karar verdi.

Pınar Gültekin’i öldüren Cemal Metin Avcı’ya verilen ‘haksız tahrik’ indirimine Gültekin Ailesi’nin avukatı Rezan Epözdemir, “Bugün burada hukuk ölmüştür, adalet ölmüştür. Bugün Muğla’da adalet ölmüştür” diyerek tepki gösterdi. Epözdemir, “Diri diri yakıyor, gömüyor, bütün delilleri değiştiriyor, kimsenin inanmadığı bir kurgu savunmaya mahkeme itibar edip haksız tahrik indirimi uyguluyor” ifadelerini kullandı.

‘SAVCI MÜTAALASINI VERDİ’

Davanın 16 Mayıs’ta görülen 12’nci duruşmasında savcı, esasa ilişkin mütalaasını verdi. Savcı, mütalaasında Cemal Metin Avcı’nın ‘canavarca hisle eziyet çektirerek ve tasarlayarak öldürmek’ten, kardeşi Mertcan Avcı’nın da ‘canavarca hisle ve eziyet çektirerek ve tasarlayarak öldürme suçuna iştirakten ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını talep etti. Mütalaada Eda Karagün, Şükrü Gökhan Orhan, anne Ayten ve baba Selim Avcı’nın da ‘suç delillerini gizlemek ve yok etmek’ suçundan 2 yıldan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi.

“YETTİ ARTIK, GERÇEKTEN YETTİ”

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Canan Güllü, Pınar Gültekin davasında verilen haksız tahrik indirimine tepki gösterdi. İndirim kararlarını veren hakimlerin “aklını başına toplaması” gerektiğini ifade eden Güllü şunları kaydetti:

“Aklın durağanlaştığı bir dönem artık. Hakimlerin verdikleri karara şaşırmaktan öte dumura uğrayan bir beyinle karşılaşıyoruz. Bu ülkede kadınlar öldürülüyor. ‘Havaya baktı, kısa etek giydi, rüyamda gördüm’ diyerek yapılan savunmalardan bıktık artık. Bu kararları veren hakimlerin de artık aklını başına toplaması gerekiyor. Bu kadın katledilmiştir. Bu kadın bir kere değil, canlıyken, yakılarak, boğularak, darp edilerek katledilmiştir. Sonra da onun ahlakı ve namusu üzerinden kastedilerek katledilmiştir. Bir dava öncesi hayatımızı yaşarken bir de dava sonrasında öldürülüyoruz. Yetti artık. Gerçekten yetti.”