Adil Aktay: Mustafa Gültak, 5 Belediye Meclis üyesinin gözaltında tutulduğu, bu nedenle meclis aritmetiğinin şekil değiştirdiği bir günde, olağanüstü meclis toplantısı gerçekleştirti
Cumhuriyet Halk Partisi Mersin İl Başkanı Adil Aktay, Akdeniz Belediyesi Meclis Üyesi ve HDP Mersin İl Başkanı Bedriye Kuş ve beraberindeki 4 meclis üyesinin gözaltına alınması sonrasında yapılan borçlanma ile ilgili oylamayı eleştirdi. CHP il binasında yapılan basın toplantısında şunları söyledi;
Değerli Mersin Halkı, Saygıdeğer Vatandaşlarımız, Basınımızın Değerli Temsilcileri, Değerli Yol Arkadaşlarım,
Bugün, günlerdir kamuoyunun gündemini meşgul eden, son derece tehlikeli, son derece çirkin bir tezgâhı bir kez daha bütün ayrıntılarıyla deşifre etmek üzere bir araya geldik. Sizi yaşanan bu süreç hakkında bilgilendirmek ve olan biteni, oldu bittiye getirileni kısaca anlatmak isterim.
Biliyorsunuz, Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak, Ağustos’taki olağan toplantıdan günler önce, 22 Temmuz’da Meclisi alelacele olağan üstü toplantıya çağırdı. Biz, o gün de işkillenip “bu acele, bu telaş niye?” diye sormuştuk ki, Gültak, toplantıyı ansızın 28 Temmuza erteledi. Toplantının yapılacağı sabah bir uyandık ki meclisin Cumhur İttifakından olmayan 5 üyesi apar topar, ters kelepçe takılarak gözaltına alınmış. AKP’li Belediye Başkanı Gültak, arkadaşlarımızın “toplantıyı erteleyelim” çağrısına rağmen Nuh dedi, peygamber demedi ve 5 eksik üye ile meclisi yine de topladı.
O gün, Gültak, arkadaşlarımızın konuşmalarına engel olunca, onlar da bu tiyatronun figüranı olmayacaklarını söyleyerek oturumu terk ettiler. Gültak, toplantı için 20 yeter sayısını bulanamayınca ertesi gün için ikinci kez olağanüstü toplantı çağrısı yaptı. Böylece Gültak, 38 üyeli belediye meclisinde, yeterli sayıda üyenin bulunmadığı toplantıda, 1’i bağımsız 16’sı AKP’li, toplam 17 üyenin oyuyla istediği kararları kolayca geçirmiş oldu.
Yani, Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak, 5 Belediye Meclis üyesinin gözaltında tutulduğu, bu nedenle meclis aritmetiğinin şekil değiştirdiği bir günde, olağanüstü meclis toplantısı gerçekleştirerek, normalde alamayacağı birtakım satış, borçlanma ve devir yetkisi kararlarını almış oldu.
2019 yerel seçim sonuçları, Mersin’in çok renkli siyasal ve toplumsal yapısını birebir yansıtan, çok değerli bir “milli irade belgesidir”. Hepimiz yerel seçim sonuçlarının ortaya koyduğu iradeye saygı duymak ve o iradenin hayata geçmesini sağlamakla yükümlüyüz.
Hatırlatırım ki Mersinlilerin iradesiyle şekillenen büyükşehir ve ilçe belediye meclislerinin yapısını bozmayı, fiilen değiştirmeyi amaçlayan her türlü girişim, demokrasiye ve halka karşı işlenmiş bir suçtur.
Bu nedenle, oldu bittiye getirerek çabukluğunu, demokrasiye ve hukuka karşı hileyi marifet sayan Mustafa Gültak şaibe altındadır.
AKP’li belediye meclis üyelerinin, 5 HDP’li üyenin gözaltında tutuluyor olması nedeniyle oluşan olağanüstü durumu istismar ederek aldıkları tüm kararlar şaibe altındadır.
Değerli Dostlar,
Bu tezgah, Türkiye’nin huzuruna, demokratik teamüllerine vurulmuş çok büyük bir darbedir. Daha o gün de söyledik: “Seçimle gelmiş olan Belediye Meclisi Üyelerinin her biri Akdenizlilerin iradelerinin meşru temsilcileridir. Gözaltı gibi, hukuki bir sonucu ifade etmeyen geçici bir tedbir, kimseye Akdenizlilerin iradesini hiçe saymak hakkını vermez” dedik. “Şaibe altında kalırsınız, Akdeniz Belediye Meclisini dizayn etmeye çalışmayın” dedik ama aldırmadılar. Kararları bir bir geçirdiler ve Türkiye’nin yakın tarihine kirli harflerle yazılacak, yıllar yılı konuşulacak çirkin bir uygulamaya imza attılar. Dikkatinizi çekerim ki gözaltına alınan meclis üyeleri o kararların alınmasından sadece saatler sonra, mahkemece haklarında herhangi bir tedbir uygulanmaksızın serbest bırakıldılar.
Bu kararların bu biçimiyle geçmesini hiç istemezdik ve geçmemesi için elimizden geleni yaptık. Gültak’ın geçirdiği bu kararlar Akdeniz Belediyesi’nin bütçesine, Akdeniz halkının geleceğine zarar vermektedir. Ama bu kararları almak için başvurulan tezgâh, bu kararların Akdeniz’e ve Mersin’e verdiği zarardan çok daha fazlasını Türkiye’ye verecektir.
Şimdi soruyoruz: Oylama sabahı gözaltına alınanlar, oylama biter bitmez, kararlar şaibeli biçimde geçirildikten sonra salıveriliyorsa bu ne anlama gelir? Kolluk güçleriyle el ele, kol kola başkaca neler planlanıyor? Bu olayı bu kadar çiğ, bu kadar göz göre göre cereyan ettirmek bu operasyonun mimarlarını hiç mi rahatsız etmiyor? Bunun hesabını önce ilk seçimde, sonra ise bağımsız bir yargı önünde verecekleri düşüncesi bu insanların hiç mi aklını kurcalamıyor?
Değerli Dostlar,
Gültak, gözaltı gibi geçici bir tedbirden, kendisi, partisi ve yandaşları için kalıcı sonuçlar yaratmaya, rant ve istismar üretmeye kalkışmıştır. Gözaltı sürecinin nasıl sonuçlanacağını görmek için bir gün bile bekleyememiştir. Çünkü acelesi vardı, telaşı vardı… Bu, suçluların telaşıdır. Bu, sonlarının yakın olduğunu gören AKP’li yöneticilerin, yağma ve talandan pay alma telaşıdır.
Değerli Dostlar,
Bir kez daha hatırlatıyorum ki bu tezgâh, bu tehlikeli oyun, şu an sadece Mersin’in Akdeniz Belediyesini, Akdeniz ilçesini ilgilendiriyor gibi gözükebilir. Ama aslında bu Cumhur İttifakının, seçime kadar ve elbette seçim günü yapabileceklerinin korkunç ve tehlikeli bir işaretidir.
Ama milletin iradesine saygı duymayanların, hukukun üstünlüğünü kabul etmeyenlerin devri bitiyor. Bu gerçeği gören, sonunun geldiğini bilen iktidarın, Mersin’in barış ve huzurunu bozarak kendine oy toplamaya yönelik bütün oyunlarının farkındayız. Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak, eğer ‘bu bir oyun değil’ diyorsa, bu hatadan kurtulma, kendilerini bu şaibeli durumdan kurtarma fırsatı hala vardır. Belediye Başkanı olarak, son toplantıda alınan kararları geri almak üzere, Akdeniz Belediye Meclisini, mevzuat uyarınca, belli bir süre içinde olağanüstü toplantıya çağırarak bunları yeniden görüşmeye açma yetkisine sahiptir.
Bu olanağı kullanıp kararları yeniden görüşmeye açmazsa, biz, elbette, bu şaibenin giderilmesi ve hukukun, demokrasinin tecelli etmesi için gerekli tüm girişimlerde bulunacağız. Akdeniz belediye başkanının, belediye meclisini devre dışı bırakarak adeta meclisin kayyumuymuş gibi hareket etmesine fırsat veren kötü niyetli girişimlerine geçit vermeyeceğiz. Cumhuriyet Halk Partililer olarak, bu ülkenin tüm demokrasi bileşenleriyle birlikte bu örgütlü kötülüğe karşı direnmeye, onunla mücadele etmeye devam edeceğiz. Öte yandan, iktidarın da, Mersinlilerin hep birlikte, uyum içerisinde yaşama iradesinin ne kadar güçlü olduğunu idrak etmesini ve o kirli, karanlık ellerini artık bu şehirden çekmesini istiyoruz.