Mersin’de düzenlenen 27’nci Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali, yoğun katılımla devam ediyor. Söyleşi ve film gösterimlerinin yer aldığı etkinlikler, kadınların sinema dünyasındaki yerini ve hikayelerini ön plana çıkardı.

Festivalin 2. Gününde Kadın İşgücü Masaya Yatırıldı

Festival, Prof. Senem Duruel Erkılıç moderatörlüğünde, Yapım Tasarımcısı Natali Yeres’in konuşmacı olduğu “Sinema Sektöründe Kadın İşgücü” söyleşisiyle başladı. Yeres, kadınların sektörde genellikle sanat departmanına yönlendirildiğini belirtti ve set ortamlarının kadınlar için adil olmayan koşullarıyla ilgili eleştirilerde bulundu.
“Setlerde kadınlar, özellikle anne olduklarında daha büyük sorumluluklarla karşılaşıyor. Erkekler için aynı beklenti söz konusu değil,” diyen Yeres, sinema sektöründe hiyerarşinin çoğu zaman bir güç mekanizması olarak dayatıldığını vurguladı.

Kadın Yönetmenlerin Yükselişi ve Dijital Dönüşüm

Yeres, dijital teknolojilerin sinemadaki demokratikleşme tartışmalarına katkı sağladığını belirtti. “Dijitalleşme sayesinde kameralarını alıp film çeken kadın yönetmenlerimiz arttı. Ancak kadınlar hâlâ birçok başarıyı ‘rağmen’ gerçekleştirmek zorunda. Bu, sektörde daha bilinçli desteklere duyulan ihtiyacı gösteriyor” ifadelerini kullandı.

Mihri Müşfik’in Öyküsü Seyircilerle Buluştu

Festivalin birinci seansında, Osmanlı döneminin ilk kadın ressamlarından Mihri Müşfik’in hikayesini anlatan “Kim Mihri” belgeseli gösterildi. Yönetmen Berna Gençalp, Mihri’nin hayatının genellikle trajik bir şekilde ele alındığını, ancak Mihri’nin yeteneklerini en iyi şekilde değerlendirmiş bir kadın olarak ilham verici olduğunu söyledi.
Oyuncu Feride Çetin ise, Mihri hakkındaki yanlış algılara dikkat çekerek, “Mihri’nin hikayesi, dolu dolu yaşanmış bir hayatın temsilidir” dedi.

Kadınların Kaybolan Hikayelerine Vurgu Yapıldı

İkinci seansta, Ezgi Ay’ın “Maşallah” ve Şirin Bahar Demirel’in “Zarafet ve Şiddet Arasında” filmleri gösterildi. Demirel, kadınların anlatılmayan hikayelerinin yok sayıldığını belirtti ve “Kadınların ister kahramanlık ister sıradan hikayeleri olsun, anlatılmaları gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Ezgi Ay ise, kadınların günlük hayatta yaşadığı baskılara dikkat çekerek, “Kadınlar sürekli otokontrol altında tutuluyor ve görünmez kılınmaya zorlanıyor. Bu meseleleri farklı üsluplarla anlatmak önemli” dedi.

Katılımcılardan Büyük Beğeni

Gösterimlere katılan izleyiciler, festivalin kadın hikayelerine odaklanmasından duydukları memnuniyeti dile getirdi. Etkinlikler, hem bilgilendirici hem de ilham verici olarak değerlendirildi.

Festival, film gösterimleri, söyleşiler ve atölyelerle devam edecek. Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali, kadınların sinema dünyasındaki hikayelerini görünür kılmayı sürdürüyor.