27 Kasım 2024

SÜPER KUPA, ANITKABİR’E KONULSUN

Ramazan Kara

“Süper Lig Şampiyonu ile Ziraat Türkiye Kupası Şampiyonunun, Süper Kupa için yapacağı maçın; Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılına denk gelen bir zaman diliminde, başka bir ülkede -hem de cumhuriyet rejimi ile yönetilmeyen ve Atatürk düşmanlığı ile tanınmış, ülkemize gelince Anıtkabir ziyaretinde bulunmayanların yönettiği bir ülkede- oynanmasının mantığını anlayamıyorum.”
Yukarıdaki metni; Süper Kupa maçının, nerede ve ne zaman oynanacağı belli olduğu gün yazmıştım.
O karardan, birkaç gün sonra; futbol maçlarında, Atatürk için atılan sloganları duyunca da “Futbol maçlarında, seyircilerin; Atatürk’e olan sevgi ve saygısı, milyonlarca Atatürkçü’yü çok mutlu etti. Mutlu olanlardan biri de, benim…” diye yazmıştım.
Daha sonraki zaman dilimlerinde “Fenerbahçe ve Galatasaray yöneticileri, Süper Kupa Finalinin, başka bir ülkede oynanmasını kabul etmedi” ve “Süper Kupa Finali, Suudi Arabistan’da oynanacak” haberleri, değişik zamanlarda ve kimi zaman aynı günde çıkınca, bu konuda hiçbir şey yazmadım.
Ancak, maç günü; Suudi Arabistan yetkililerinin “İstiklal Marşının okunması” “Atatürk resmi olan tişörtlerin giyilmesi” “Yurta Sulh, Cihanda Sulh yazılı panosunun asılması” “Türk Bayrağı ile stada girilmesi” gibi konularında, koymaya kalktığı yasakları duyunca yazmaya başladım.
Önce “Ulusal Yas” ilan ettiğimiz ülkenin -şimdiki- yöneticilerinin -ülkelerinde yapılmasını istedikleri bir maçta- kurucu liderimiz ve Ulusal Marşımızdan rahatsız olacağı hiç aklıma gelme(z)di.” diye yazdım.
Türkiye Futbol Federasyonu ve 2 takımın temsilcilerinin, Suudi Arabistanlı yetkililerle masaya oturup sorunu(!) çözmek için konuşmaya başladıklarını duyunca da “Atatürk ve İstiklal Marşımız pazarlık konusu oluyorsa, o masaya oturmak yerine, takımlarımızın -en erken zamanda- ülkemize dönmesi gerekir” diye yazdım.
Oyuncuların, Atatürklü forma giymemesi için; Suudi Arabistan polisinin, soyunma odalarının önünde önlem almaya kalkışmasını duyunca çok üzüldüm ve Suudi Arabistan’da bulunan ve ülkemizi temsil eden herkesin, ülkemize dönmesini beklemeye başladım.
Buna -olayların seyrine göre- büyükelçimizi ülkemize çağırma ve Suudi Arabistan büyükelçisini sınırdışı etme de eklenebilirdi.
O anda, devreye; başta Fenerbahçe ve Galatasaray taraftarları olmak üzere “sporcunun, zeki ve ahlaklı olanları” devreye girerek “Biz, birey olarak; Beşiktaşlı, Fenerbahçeli, Galatasaraylı, Trabzonsporlu veya başka bir takımlı olsak da, Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti söz konusu olunca, hepimiz Atatürkçü oluruz” diye haykırırcasına, gerekeni yaptıkları için 2 takımın maç yapmadan ülkemize dönmesine karar verildi.
Keşke, Fenerbahçeli ve Galatasaraylı yöneticiler ortak bildiriye “Organizasyondaki bazı aksaklıklar yüzünden” yerine “Futbol oynamaya gittiğimiz ülke yetkililerinin, haddini aşması nedeniyle” yazsaydı.
Orada, ülkemizin; kurucu liderine, bayrağına ve İstiklal Marşına karşı, saygısızca bir tavır konulmaya kalkışıldı çünkü.
Maç yapmama kararını onlar alsa da, Süper Kupa maçını iptal ettiren güç; Fenerbahçe ve Galatasaray yöneticileri değil, Atatürk ve Cumhuriyet sevdalısı yurttaşlardır.
Fenerbahçe ve Galatasaray yöneticileri -dün ödün vermeseler de- maçı, başka bir ülkede oynama kararına onay vererek Suudi yetkililerin eline koz vermiştir çünkü.
İlk kez; Fenerbahçe veya Galatasaray takımı sahaya çıkmasa ve hem ceza yiyip hem de kupayı rakip takımın -maç yapmadan- kazanmasını sağlasa, sahadan çekilen takımın taraftarı üzülmek yerine gurur duyacaktı çünkü.
O nedenle; Atatürk ve ulusal değerlerimiz söz konusu olunca “ortak bir güç” oluşturan Fenerbahçe ve Galatasaray taraftarları başta olmak üzere, tüm sporsever ve yurtseverleri kutlarım.
Son yaşananlardan sonra, İnşallah “Türkiye Cumhuriyeti, İstiklal Marşımız ve Atatürk’ün” kırmızı çizgimiz olduğunu anlamayan kimse kalmamıştır.
Dün akşam; Galatasaraylıların Fenerbahçelilere, Fenerbahçelilerin Galatasaraylılara, Beşiktaş ve Trabzonspor taraftarları başta olmak üzere tüm futbolseverlerin de, her iki kulübün taraftarına saygı duyduğu ÖZEL bir GÜN yaşadık.
Bu nedenle; ben, söze “29 Aralık, Türkiye Futbol Günü olarak kutlanmalı” diyorum ve “Süper Kupa maçı oynanmasın ve kupa, Anıtkabir’e konulsun” diye bitiriyorum.
Türkiye Cumhuriyeti’nin, 100. yılına da denk gelen 29 Aralık 2023 tarihinin kazananı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti oldu çünkü.